Bu akşam Türk futbolu ve Türk spor basını tarihi bir gece
yaşadı. Ortada bu kadar iddia, delil,
mahkeme kararı, TFF Tahkim Kurulu kararı, ve itiraf olmasına rağmen “sahaya
yansımayan” bir şike ve teşvik çeşidi icat ederek işlenen suçu yok sayan TFF, şike
çetesi ile organic bağı olan Türk spor basını, ve siyaset Türkiye tarihine bir
yüz karası eklemişlerdir.
Mehmet Ali Aydınlar’ın aklı selimi seçip çözümler üretmesini
engelleyenler, UEFA’nın ceza vermesi ile artık sadece mahkemeden değil UEFA’dan
da tescilli şikeci ve teşvikçi konumuna düşmüşlerdir. İki Türk takımının şike
ve teşvik sebebi ile UEFA’dan ceza alması bütün temiz Türk futbolu paydaşlarını
üzmüştür. Bu sebep ile ne
Fenerbahçe ne de Beşiktaş camiasına
karşı bir düşmanlığımız olamaz. Bizim temiz Türk futbolunun paydaşları olarak
derdimiz bu pisliği Türk futboluna bulaştıranlarladır. Bu mücadele sonuna kadar devam edecektir.
Burada en büyük görev Fenerbahçe camiasındaki temiz futbol
paydaşlarının ne yapacağıdır. Bu lekeyi
silmek için onurlu bir mücadele gerekir ve bu mücadele için gerekli kudretin
örnekleri Fenerbahçe tarihinde mevcuttur. Şimdi bu kudretin sahiplerinin “Artık Yeter”
deme zamanıdır.
Başta Aziz Yıldırım ve ekibi, Yıldırım Demirören ve ekibi,
ve kirli futbolun siyasi paydaşları TFF Tahkim Kurulu’nin iki Fenerbahçe
yöneticisine şikeden ceza vermiş olmasına rağmen UEFA’yı kapattık deyip
insanları kandırmalarının hesabını vermelidir.
Aziz Yıldırım, Yıldırım Demirören, ve Spor bakanı en kısa zamanda istifa
etmelidir. Bu istifalar sonucunda
gelecek temiz futbol paydaşları Türk futboluna adaleti getireceklerdir.
Bu süreç boyunca şike ve teşvik çetesi ile organik bağ kurup
onların kalemşörlüğünü ve maşalığını yapan fevri unsurları Türk spor basını
artık bu kirli insanlardan kurtulmalıdır.
Türk Spor basını tarihinde ve UEFA tarihinde, UEFA’nın bir ülke basını
için tekzip yayınlamasına sebep olanlar hesap vermelidirler. Artık önünüze koyup düşüneceğiniz bir şapkanız
bile yok. Artık, ceketinizi de alıp bu camia’yı terk ediniz.
İki yıldır yaşadığımız şike ve teşvik sürecinde çok şey
yazıldı, söylendi ve söylenmeye de devam edilecektir. Önemli olan artık temiz
Türk futbolu paydaşlarının bir araya gelip hem Türk futbol camiasını hemde Türk
futbol basınını temizlemesidir. Bu temizliğin ilk sinyalleri Eskişehirspor
kulübü seçimleri ile başlamış oldu. Bunu
diğer kulüplerde takip etmeli ve temiz futbola katkı verecek kadroları artık
erk kılmalıdırlar. Bu şekilde oluşacak Kulüpler Birliği ve Türk Futbol
Federasyon’u ve kurulları bu temizliği
başarabilir.
Herşeye rağmen “inkar ve iftira ittifakını” güçlü tutmaya
devam edersek, Türk futbolunun bu unsurları sonunda Türk kanı dökülmesine sebep
olacak ve Avrupa’daki hak ettiği yerinde çok altına doğru yol alacalıktır.
Bu sebepledir ki, temiz futbol isteyen tüm gücler, UEFA’nın
açıkladığı cezalara,
YETMEZ AMA EVET
demelidir ve buna göre kararlar almalıdır. İçine düşülen
durumun hiçbir izahı yoktur. Tüm camialar kirli unsurlarını temizlemek zorundadır
ve bu Türk futbolunun barışı için olmazsa olmazıdır.
Temiz Futbol günlerine hep beraber yol almak ümidiyle.
Sevgiyle kalın.
No comments:
Post a Comment