Tuesday, June 25, 2013

YETMEZ AMA EVET

Bu akşam Türk futbolu ve Türk spor basını tarihi bir gece yaşadı.  Ortada bu kadar iddia, delil, mahkeme kararı, TFF Tahkim Kurulu kararı, ve itiraf olmasına rağmen “sahaya yansımayan” bir şike ve teşvik çeşidi icat ederek işlenen suçu yok sayan TFF, şike çetesi ile organic bağı olan Türk spor basını, ve siyaset Türkiye tarihine bir yüz karası eklemişlerdir.

Mehmet Ali Aydınlar’ın aklı selimi seçip çözümler üretmesini engelleyenler, UEFA’nın ceza vermesi ile artık sadece mahkemeden değil UEFA’dan da tescilli şikeci ve teşvikçi konumuna düşmüşlerdir. İki Türk takımının şike ve teşvik sebebi ile UEFA’dan ceza alması bütün temiz Türk futbolu paydaşlarını üzmüştür.  Bu sebep ile ne Fenerbahçe  ne de Beşiktaş camiasına karşı bir düşmanlığımız olamaz. Bizim temiz Türk futbolunun paydaşları olarak derdimiz bu pisliği Türk futboluna bulaştıranlarladır.  Bu mücadele sonuna kadar devam edecektir.

Burada en büyük görev Fenerbahçe camiasındaki temiz futbol paydaşlarının ne yapacağıdır.  Bu lekeyi silmek için onurlu bir mücadele gerekir ve bu mücadele için gerekli kudretin örnekleri Fenerbahçe tarihinde mevcuttur.  Şimdi bu kudretin sahiplerinin “Artık Yeter” deme zamanıdır.

Başta Aziz Yıldırım ve ekibi, Yıldırım Demirören ve ekibi, ve kirli futbolun siyasi paydaşları TFF Tahkim Kurulu’nin iki Fenerbahçe yöneticisine şikeden ceza vermiş olmasına rağmen UEFA’yı kapattık deyip insanları kandırmalarının hesabını vermelidir.  Aziz Yıldırım, Yıldırım Demirören, ve Spor bakanı en kısa zamanda istifa etmelidir.  Bu istifalar sonucunda gelecek temiz futbol paydaşları Türk futboluna adaleti getireceklerdir.

Bu süreç boyunca şike ve teşvik çetesi ile organik bağ kurup onların kalemşörlüğünü ve maşalığını yapan fevri unsurları Türk spor basını artık bu kirli insanlardan kurtulmalıdır.  Türk Spor basını tarihinde ve UEFA tarihinde, UEFA’nın bir ülke basını için tekzip yayınlamasına sebep olanlar hesap vermelidirler.  Artık önünüze koyup düşüneceğiniz bir şapkanız bile yok. Artık, ceketinizi de alıp bu camia’yı terk ediniz.

İki yıldır yaşadığımız şike ve teşvik sürecinde çok şey yazıldı, söylendi ve söylenmeye de devam edilecektir. Önemli olan artık temiz Türk futbolu paydaşlarının bir araya gelip hem Türk futbol camiasını hemde Türk futbol basınını temizlemesidir. Bu temizliğin ilk sinyalleri Eskişehirspor kulübü seçimleri ile başlamış oldu.  Bunu diğer kulüplerde takip etmeli ve temiz futbola katkı verecek kadroları artık erk kılmalıdırlar. Bu şekilde oluşacak Kulüpler Birliği ve Türk Futbol Federasyon’u ve kurulları  bu temizliği başarabilir. 

Herşeye rağmen “inkar ve iftira ittifakını” güçlü tutmaya devam edersek, Türk futbolunun bu unsurları sonunda Türk kanı dökülmesine sebep olacak ve Avrupa’daki hak ettiği yerinde çok altına doğru yol alacalıktır.

Bu sebepledir ki, temiz futbol isteyen tüm gücler, UEFA’nın açıkladığı cezalara,

YETMEZ AMA EVET

demelidir ve buna göre kararlar almalıdır. İçine düşülen durumun hiçbir izahı yoktur. Tüm camialar kirli unsurlarını temizlemek zorundadır ve bu Türk futbolunun barışı için olmazsa olmazıdır.

Temiz Futbol günlerine hep beraber yol almak ümidiyle.


Sevgiyle kalın.