Monday, September 22, 2014

Ya Ligi Bırak yada Topyekün Mücadele

Trabzonspor şikeye ve teşviğe karışmış takımlar karşısında 1-0 yada 2-0 yenik başlar.  Bu sebeple, Trabzonspor 1-0 başlayan maçı zor zor 1-1’e getirdi.  Trabzonspor yönetimi bütün gücünü ya bu gerçeği değiştirmek için  harcayacak yada Vahid hocaya bu gerçeği açık bir dille anlatacak, yoksa bu ligde üst sıralara gelmeleri zor ötesidir. Şike ve teşvikten sabıkalı takımların hepsi kendini ispatlama derdine düşmüş ve ceza almadıkları için eski hareket ve yakalaşımlarına devam ediyorlar. Bu sebepledir ki başkan ve yönetim ya gerçek anlamda bu sistemi değiştirmek için uğraşacaklar yada ligde şampiyonluk ve yüksek hedefler ortaya koymamalıdır.  

Vahid hoca ligdeki oyununu Avrupa’daki oyunundan ayırmalıdır. Türkiye’de önce durdur sonra vur takdiği işlemez çünki karşında dürüst ve puan almaya çalışan takım sayısı azdır. Bu takdik ile Türkiye’de arkası sağlam her takımdan en fazla beraberlik koparabilir.  Dediğim gibi Vahid hoca oyuna 1-0 yenik başladığıni kafasına yerleştirmeli ve ilk 30 dakikada gol atıp durumu beraberliğe getirmelidir.  Ayrıca hakemler için verdiği tepkileri de ona karşı kullanacaklardır. O tepkileri verirken daha dikkatli ve alaycı olabilmeli. Hiç görmedikleri tepkileri göstermeli ki ceza vermek akıllarına gelmesin.

Teknik analize gelince. Bu oyunun teknik analizi yok. Hakem tamamen keyfinin kahyasında maç yönetip Trabzonspor’u ezdirdi. Onur gibi bir oyuncuyu bile çileden çıkarabiliyorsan demek ki hata sende sayın hakem kardeşim. Bu rezaletin dokunulmamış kırık dişlilerisiniz ve şike ve teşvikten başkaların yakalayanların size dokunamamış olması utançtır.

Vahid hoca ortasahasındaki zayıflıktan dolayı bu tip maçlarda çok zorlanacaktır. Karşısındaki her takımın çirkef olduğunu kabul edip oyuncularının sinirlerini ve oyun kurgusunu buna göre ayarlamalıdır. Aksi takdirde Türkiye’de başarı sağlayamaz. Türkiye’de futbol oynanmıyor. Türkiye’de sahada ve saha dışında savaş veriliyor. Hemde adalet savaşı veriliyor. Bu adalet savaşı Vahid hocanın işi değil. O savaş yönetim tarafından verilmelidir. Bu adalet savaşı da sözde değilde yürekle verilmelidir. Ne siyasetle içiçe ne de siyasete karşı verilir. Adalet savaşının yapısı bellidir.
Son söz. Bu hakem Merieles’in suratına tükürdüğu hakemdir. Raporuna “bana tükürdü” yazdığı halde Tahkim kurulu onun tükürük değil sıvı olduğunu söylemesini içine sindiren bir kişiliğe sahiptir. Daha fazlasını söylemeye yada analiz yapmaya gerek yok.
Bir son söz de sayın İHO’ya. Başkanın ya yürekli bir şekilde bu sistemi çökertmek içinuğraşacak yada ligde bir hedefimiz yok demek zorundadır.  Bu kadar açık söylüyorum bunu.  Ya o büyük yürüyüşü organize et yada bizim bu ligde hedefimiz yok amacımız Avrupa demek zorundasınız. Bunun ortası yok.


Sevgiyl e kalın.

Sunday, September 14, 2014

Yeni Trabzonspor’un Doğuşu

Trabzonspor yeniden doğuyor çünkü takımın nerede ise tamamı değişti ve başlarında çok kurt bir hoca var.  Yönetim transfer politikasını anlamsız ve plansız genç oyuncu transferinden risk alıp büyümeye çevirmesi ve Vahid hoca çekiciliğini kullanması sonucu iyi denebilecek bir kadro oluşturuldu.  Bu kadroyu belki son zamanlarda kurdular ve çok çalışma fırsatı bulamadılar ama kağıt üzerinde takımın kalitesi seviye atladı.  Vahid hocanın disiplini ve çalışması ile artık Trabzonspor yıldız oyuncu kaprisinden yıldız oyuncu katkısına geçecektir.

Yatabare, Waris, Cardoza, Sefa, Constant, ve Mehmet Ekici takımın oyuncu kalitesinin seviye atlamasına sebep olacaklardır. Diğer oyuncuların bu oyunculara uyumu sağlandığında ve çekirdek kadrodaki oyuncular (Onur, Mustafa, Yusuf, Özer, Bosingwa, gibi) tam katkı verdiğinde Trabzonspor’umuz hem Avrupa’yı hemde ligi kaldırabilecek kadro ve forma kavuşacaktır.

Maça gelecek olursak. Vahid hoca Fenerbahçe’yi çok iyi çalışmış ve çözmüş.  Mehmet Topal’ın direkten dönen şutu hariç kaleyi bulan topu yok Fenerbahçe’nin. Trabzonspor ise topun sahipliğini rakibe vermiş olmasına rağmen 6-7 ciddi pozisyon yakaladı ama gol gelmedi. Özellikle Yatabare ve Waris’in pozisyonları başka zamanda rahat gol olacak pozisyonlardı.

Trabzonspor’umuzdaki en büyük değişiklik ciddiyet ve çalışkanlıktı.  Takımdaki tüm oyuncular enerjilerini akıllı ama sonuna kadar kullandılar. Kaçamak oynayan hiçbir oyuncu yoktu.  Büyük hoca ile çalışmanın en büyük artısı budur. Sahadaki herkes Halilhodziç’in gözünün içine bakıyor ve dediklerini yerine getirmek için kendilerini parçalıyorlar. Bu çaba ve ciddiyet meyvelerini 1-2 ay içinde gösterecektir. Kısacası Trabzonspor’u güzel günler bekliyor yeterki şu anki sakatlıkların yarısı iyileşsin.

Oyunun genelinde defans oyuncuları bir kaç pozisyon hariç çok iyi oyun çıkardılar. Yırtıcı ve  haraketli denen rakip forvetlerini sindirmeyi çok iyi becerdiler. Rakibin teknik adamı elindeki tüm forvetleri denedi ama sonuç değişmedi. Fenerbahçe ortasahada Emre ve Ribas ile birşeyler yapmaya çalıştılar ama bu iki oyuncu birbirisinin kopyası gibi.  Bu gibi büyük maçlarda ikisininde oyunda olması takımı eksik bırakır. Uzun zamandır beraber oynayan Fenerbahçe’nin daha dün biraraya gelen Trabzonspor’u zorlayamaması Fenerbahçe’de işlerin Ersun Yanal’dan sonra inişe geçtiğinin bir göstergesi.  Hakem katkıları ve seyirci baskısı ile puan toplarlar ama ciddi rakipleri yenmeleri zor. Diğer takımlar TS-FB maçını seyredip Halil hocayı taklid etmeye çalışacaklardır.

Hakem Türkiye liginin vasat ama arkası kuvvetli hakemlerinden Aydınus’tu.  Aydınus Ribas’a göstermediği kartlar ve Emre’nin parmak göstermesini es geçmesi gibi eziklikleri dışında maçı idare etti ama  yardımcıları evlere şenlikti.  Hele oyunun başında bariz ofsayt pozisyonunu kaçıran sakat hakeme Halilhodziç’in tepkisi mükemmeldi.  Bu hakemler ve bu sistem ancak bundan anlıyor. Halihodziç’in o haraketinden sonra hata yapmamak için kendini parçalamak zorunda kaldı. Bu ileriki maçlar için umutvari bir durumdur ve Halil hocanın böyle saçmalıklara sessiz kalmayacağını göstermesi açısından önemlidir.  Aydınus’un Bekir’in hendbolüne sarı vermeyişi ise tamamen formsuzluk ve eyyam olarak göze çarptı. Bir oyuncu eli yukarıdayken topa elle müdahele ediyorsa bu net bir sarı karttır.  Hele Ribas’ın Trabzonspor’lu oyuncuyu itmesini es geçmesi affedilir değildi. Gencecik yaşına rağmen UEFA’nin testini geçememiş bir hakemden başka birşey beklemek zaten hayal olurdu.  Böyle TFF’den böyle MHK ve böyle hakemler çıkar.  Hakemler Emre’den fırça yemeyi kendilerine yediremedikleri gün Türk hakemliği kendine gelmeye başlar. Bu olmadığı sürece aynı kokuşmuşTFF gibi pislikten ve eziklikten kurtulamayacaklar.

Kısa kısa…

  • Demek ki Volkan gibi oyuncular kışkırtma yapmayınca adam gibi oyunda oluyormuş.  Emre Belezoğlu bile baktı olacağı yok çirkefliklerini abarmadı.
  • Waris çok iş yapar. Cardozo ile beraber çok gol atarlar.
  • Ortasahada ya Mehmet kendine gelecek yada Özer gelene kadar Constant ile idare edilecek.
  • Onur’un ciddi bir yedek kaleci baskısına ihtiyacı var. Keşke Zeki satılmasaydı.
  • Aykut, Mustafa, Avram, Mustafa Akbaş ciddi şekilde stoper sorununu çözer.
  • Trabzonspor’da ne solbek ne de sağbek sorunu var artık.
  • Kanatlar ve forvet son üç yıldır ilk defa bol alternatifli ve kaliteli.
  • Ortasahanın ortası belki eksik ama Halil hoca sistemi hafif değiştirerek olayı çözüyor.
  • İHO sonunda sayın Cumhurbaşkanının şike konusunda Fenerbahçe’yi koruduğuna inandı
  • Sayın belediye başkanı ve sayın Vali bu şehre yakışmıyorlar ikisi de Trabzonspor’lu değil.
  • Derin Trabzonspor İHO’nun yakasını bırakmıyor, Akyazı isimi konusunda da İHO köşeye sıkıştırıldı.
  • İHO çok hata yaptı ama Şener gibi hiçbir zaman bilerek ve isteyerek Trabzonspor’un çıkarlarına zarar vermedi.
  • İHO hukuk kuruluna tam yetkiyi vererek Trabzonspor’un herşey ve herkesten önce geldiğini ispat etti.
  • Lakin, iyi niyetine rağmen İHO İstinye yürüyüşünde yönetimine yürüyüşe gitmemesi konusunda baskı yapması sebebi ile hala gözümde acemi başkandır. 1 Milyon kişilik yürüyüşü yaptırdığı güne kadar da benim gözümde acemi başkan olarak kalacaktır.

Sevgiyle kalın…


NOT: Son 8 senedir spor yazısı yazdığım Internetspor.com sitesinde artık yazmayacağım.  Site editörlerinin Soma yazımı siyasi bulup yayından kaldırmalarına rağmen diğer yazarların hükümeti oven siyasi yazılarına izin vermesi sebebi ile ortaya çıkan çifte standart’dan dolayı artık yazılarıma burada devam edeceğim.  Biz hep temizlik ve adaleti savunduk. Adaletin olmadığı yerde kalmanında bir anlamı yok.  Yine de uzun yıllar süren beraberliğimiz sebebi ile Internetspor.com’a yayın hayatında başarılar dilerim. İnşaallah daha objektif olarak yayın hayatlarına devam ederler.